Kuran’daki bilimsel hatalar – 3

Zariyat, 49:
Her şeyden de çift çift yarattık ki, düşünüp öğüt alasınız.

Ayetin orijinali şöyledir: ‘Ve min kulli şey’in halaknâ zevceynî leallekum tezekkerûn(tezekkerûne).

Bu ayetteki ‘zevceynî’ kelimesi, ‘çift’ anlamına geliyor. Ve bu ayete göre, herşey çift yaratılmıştır. Ama buradaki ‘çift’ kavramı, ‘erkek’ ve ‘dişi’ anlamındadır.

Tabi yorumcular, buradaki bilimsel hatayı gördükleri için, kelimeleri değiştirme yoluna gidiyorlar. Çünkü günümüzde, herşeyin çift olmadığı biliniyor. Mesela bakterilerde böyle bir durum yoktur, bölünerek çoğalırlar.

Şimdi şu ayetlere göz atalım:

Hud, 40:
Nihayet emrimiz gelip de sular coşup yükselmeye başlayınca Nuh’a dedik ki: «(Canlı çeşitlerinin) her birinden birer çift ile -(boğulacağına dair) aleyhinde söz geçmiş olanlar dışında- aileni ve iman edenleri gemiye yükle!» Zaten onunla beraber pek azı iman etmişti.

Kullanılan kelime: ‘zevceynisneyni

Hac, 5:
Sen, yeryüzünü de kupkuru ve ölü bir halde görürsün; fakat biz, üzerine yağmur indirdiğimizde o, kıpırdanır, kabarır ve iç açıcı çift çift bitkiler verir.

Kullanılan kelime: ‘zevcin

Müminun, 27:
Bunun üzerine ona şöyle vahyettik: Gözlerimizin önünde (muhafazamız altında) ve bildirdiğimiz şekilde gemiyi yap. Bizim emrimiz gelip de sular coşup yükselmeye başlayınca her cinsten birer çift ile, daha önce kendisi aleyhinde hüküm verilmiş olanların dışındaki aileni gemiye al. Zulmetmiş olanlar konusunda bana hiç yalvarma! Zira onlar kesinlikle boğulacaklardır.

Kullanılan kelime: ‘zevceynisneyni

Yasin, 36:
Yerin bitirdiklerinden, insanların kendilerinden ve henüz mahiyetini bilmedikleri şeylerden bütün çiftleri yaratan Allah’ı tesbih ve takdis ederim.

Kullanılan kelime: ‘el ezvâce

Şura, 50:
Yahut onları, hem erkek hem de kız çocukları olmak üzere çift verir. Dilediğini de kısır kılar. O, her şeyi bilendir, her şeye gücü yetendir.

Kullanılan kelime: ‘yuzevvicu-hum

Zuhruf, 12-13:
Bütün çiftleri O yaratmıştır. Ve size bineceğiniz gemiler ve hayvanlar vâretmiştir ki, böylece onların sırtına binip üzerlerine yerleşince, Rabbinizin ni’metini anarak: Bunu bizim hizmetimize vereni tesbih ve takdis ederiz, yoksa biz bunlara güç yetiremezdik, diyesiniz.

Kullanılan kelime: ‘el ezvâce

Kaf, 7:
Yeryüzünü de döşedik ve ona sabit dağlar koyduk. Orada gönül açan çift çift (bitkiler) yetiştirdik.

Kullanılan kelime: ‘zevcin

Rahman, 52:
İkisinde de her türlü meyveden çift çift vardır.

Kullanılan kelime: ‘zevcâni

Nebe, 8:
Sizi çifter çifter yarattık.

Kullanılan kelime: ‘ezvacen

Bu ayetlerin tümünde, ‘çift’ anlamında ‘zevc’ kelimesi ve türevleri kullanılmış. Ve yine bu ayetlerin tümünde, kullanılan ‘zevc’ kelimesi, ‘erkek’ ve ‘dişi’ anlamında veriliyor. Çünkü başka anlamlarda kullanılamaz.

Ama ne hikmetse, Zariyat suresinin 49. ayeti için, ‘“Zevc” kelimesi sadece cinsiyet için kullanılmaz.’ deniyor. Neden? Bu ayetteki bilimsel hatayı örtmek istediğiniz için mi? Diğer ayetlerin hiçbirinde ‘zevc’ kelimesi başka anlamda kullanılmıyor. O halde Zariyat suresinin 49. ayeti için neden böyle bir yorum yapılıyor?

Zaten mantıksal olarak baktığımızda da, buradaki ‘çift’ kelimesi, ‘zıt’ anlamında kullanılamaz. Herşeyin zıttı yoktur. Kalemin zıttı nedir? Kalemin zıttı var mıdır? Buna ‘Kalemin zıttı silgidir.’ mi diyeceksiniz? Otomobilin zıttı nedir? Otomobilin zıttı olur mu? Buna ‘Otomobilin zıttı uçaktır.’ ya da ‘Otomobilin zıttı otomobil olmayandır.’ diyebilir misiniz? Aklınız iman ile körelmişse dersiniz tabi.

Farklı örnekler de verebiliriz. Mesela Dünya’yı Allah’ın yarattığı belirtiliyor. Dünya’nın zıttı nedir? Dünya’nın zıttı Venüs ya da Ay olabilir mi? Herhalde böyle saçma bir yorumu kimse kabul etmeyecektir.

Zıtlık denildiği zaman, sadece gece-gündüz ya da cennet-cehennem gidi şeyler akla geliyor. Varlık bunlardan ibaret değil ki. İnsanın zıttı nedir? Hayvan mıdır? Ya da meleklerin zıttı nedir? ‘Meleklerin zıttı cindir/İblis’tir.’ mi diyeceğiz? Bitkilerin zıttı var mıdır? Ya da suyun zıttı nedir?

Bu da bize şu gerçeği gösteriyor ki, Kuran’da ‘Dünya dümdüz tepsi gibidir.’ diye ayet olsaydı; ya dünyanın gerçekten de düz olduğuna inanılacaktı ve tüm bilimsel veriler reddedilecekti (tıpkı evrim konusunda yapıldığı gibi), ya da ‘Efendim, o ayetteki “tepsi” kelimesi, aslında “basketbol topu” anlamına gelir. Bu da bize Kuran’ın 14 asır öncesinden bildirdiği bir mucizedir.’ gibi bir yorum yapılacaktı.

Buna zerre şüphe yok.